17 Mart 2010 Çarşamba

sesimi duyan var mı?


bugün konumuz depremdi...
bu kötü bir şey değil bir uyarı bir hatırlatma benim için.. umutsuzluğa düşmemin uyarısı güçsüzlüğümün uyarısı. çünkü hayat biliyor ki dün yaşadıklarımdan daha kötülerini yaşadım. çünkü ben biliyorum ki gördüklerim ve hissettiklerim anlatabileceğimin ötesinde.ve hayat belki de hiçbir zaman bir ağustos sabahından daha kötü olamayacak. yazarken o kadar çekiniyorum ki ve anlatamıyorum.bu satırlara dalıp üzülecek tek bir kişi bile varsa bunu yapmak istemiyorum. ama gel gör ki bünyemin ani düşüşlerini engelleyemiyorum.işte bu an kötü bir an ağlayamazsın, insanlar acır, gülemezsin insanlar deli sanır. güçlü olup ifadesizce bakarsın... öylece bakmak! zihninde canlanan resimleri orada kilit altında tutmaya çalışarak.unutmadım ki unutmak da istemedim.beni büyüten her saniyeyi kalbime hapsettim... dediğiniz gibi çocuk olmayı bilseniz ne çok isterdim.
şimdi hakveriyorum dün olanlara kimse mahkum değil ilgisi olmayan bir acıya benim için katlanmaya. bu da beni yalnız kılar sanırım??beni sevebilicek güçlü bir kalp varsa hayat ondan ibaret...
mutlu olabildiğimi de hatırlatmak isterim ayrıca... ve tabi gülerim de ben... çünkü bilirim ki senin bu yaşadıkların da bişi mi dedirtecek yaşanmışlıkları vardır insanların...
başlığımıza gelince o en sevmediğim cümle!

Hiç yorum yok: