10 Nisan 2010 Cumartesi

hissettim

bizim yolumuzun sonuna geldik burada nokta sonrası yok sonrası çıkmaz sokak viraj yok yol ayrımı yok... bir bahçenin başka bir yola açılan yeşil bahçe kapısı var mıdır bilemem. duruyorum uzun bir soluk alıp göğe bakıyorum.. geri mi dönsem bahçe kapısı mı arasam. ikisi de zor bilemezsin. cesaret edemezsem oracıkta çökcem ve son bir nefes.yeterli değil süslemek gerek biraz bir son yazmak gerek yazamıyorum...
omuzlarıma nasıl bir yük binmiş dersiniz.elimde kaç çiçek solmuş dersiniz... sulaya sulaya kendimi çürütür müyüm dersiniz??
bugün 10 nisan... annem yaşasaydı tam 40 yaşında olacaktı... ondan alınıp bana verilmiş 40 nefes şimdi! benim mutsuz olarak anlatarak harcadığım 40 uzun nefes.kim yaşamayı hakederdi dersiniz. bu hayat nasıl altedilirdi dersiniz??
bir mum yaktım ama üflemedim.. bir ışığı söndürmeye yetecek tek bir nefes... harcamıyorum bu sefer o yanıyor ben yanıyorum.. o aydınlatıyor ben aydınlanıyorum.tek bir mum ışığı o titriyor ben titriyorum sönmüyoruz. karanlıktan korkuyoruz...

Hiç yorum yok: