1 Kasım 2009 Pazar

isstannbull


dün telefonla konuşurken evimi özlediğimi anladım...sanırım eminönünde balık yemenin, istiklalde kalabalığa karışmanın, vapurda karşıdan karşıya geçerken martılarla oynaşmanın, sokakta serseri gibi yürümenin, galataya çıkıp kızım burda bana evlenme teklif edilmezse evlenmicem demenin, kız kulesine hayranlıkla bakıp 5 tl vermemk için bakmakla kalmanın ve koca bir tarihe dalıp boğaza doğru uzanmanın verdiği tat pahabiçilemez! ve melekle şen şakrak kahkahalarımız yaramazlıklarımız istanbul kazan biz kepçe anlamsız dolaşmamız, mısır çarşısında dolaşıp ahh bi param olsa diye hayıflanmamız sanırım bunun da dünya üzerinde değerini ifade edebilcek bir kavram yok...
kıskanma ankara sen başka istanbul başka...
istanbul ne kadar eşsiz olsa ben senin instanbula dönüşü değil, senin bana istanbulu yaşatışını seviyorum.. bak hesap et ;)

Hiç yorum yok: